Başkonsolos Ahmet Davaz’ın 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Etkinliği vesilesiyle yaptığı konuşma (15.07.2020)
AHMET FAİK DAVAZ
15.07.2020
Sayın Dernek Başkanları,
Değerli basın mensupları,
Sevgili meslektaşlarım,
Bugün, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle bir araya gelmiş bulunuyoruz.
Demokrasi ve Milli Birlik Günü, demokrasimizi ve milli bütünlüğümüzü hedef olan FETÖ terör örgütüne karşı kararlı tutumumuzu sergilediğimiz, birlik ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz, milletçe yeniden tek yürek olduğumuz bu günde sizlerle birlikte olmaktan dolayı mutluluk duyuyorum.
15 Temmuz 2016 Cuma akşamı FETÖ silahlı terör örgütünce tertiplenen, demokrasimizi, temel hak ve özgürlüklerimizi, anayasal düzenimizi hedef alan ve milletimizin hür iradesine el koymayı amaçlayan hain darbe girişiminin üzerinden tam dört yıl geçti.
Bu darbe girişimiyle aslında, sizlerin, bizlerin ve çocuklarımızın geleceği FETÖ terör örgütü tarafından zorla gasp edilmek istendi. Ancak, yöneticilerimizin dirayetini, ordumuzun, emniyet yurtsever mensuplarının ve milletimizin cesaretini hesaplayamayan bu ihanet çetesi amacına ulaşamadı.
Bu alçak teşebbüs, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına uyarak, tereddüt etmeden demokrasisine, istiklaline ve istikbaline kararlılıkla sahip çıkan ordumuzun, emniyet güçlerimizin ve milletimizin onurlu direnişiyle bozguna uğratıldı. Şehadete yürüyen 251 vatandaşımızı bir kez daha saygı ve rahmetle anıyor, iki binden fazla gazimizi sizlerin huzurunda en kalbi şükranlarımızı sunuyorum. Bu şehit ve gazilerimizi hiçbir zaman unutmayacağız.
15 Temmuz direnişi, Cumhuriyetimizin kazanımlarının muhafazası bakımından da kritik bir dönüm noktası teşkil etmektedir. Milletimiz, her şeyden önce tek yürek ve tek bilek olarak demokrasiye ve milli iradeye olan bağlılığını tüm dünyaya kuvvetli şekilde kanıtlamıştır.
Milletimiz aynı zamanda, FETÖ’ye karşı mücadelenin, demokrasiyi, anayasal düzeni ve milli idareyi hiçe sayan ve amacına ulaşmak için kan dökmeyi göze alan sinsi illegal bir yapıya karşı bir beka meselesi olduğunu ortaya koymuştur.
Kahraman Silahlı Kuvvetlerimiz dahil, Devletimizin kurumlarına sızmış olan bu yapıyla mücadelemiz bugüne kadar olduğu gibi hiç zayıflamadan devam edecektir.
Değerli misafirler,
Her vesileyle vurguladığımız üzere, Türkiye büyüyen ekonomisi, gelişen demokrasisi ve girişimci ve insani dış politikasıyla hedeflerine doğru kararlı bir şekilde yürümeye devam etmektedir. Ne FETÖ ne de herhangi başka bir engel bu hedeflerimizden bizi vazgeçirmeyecektir. Ana hedefimiz, ülkemizi dünyanın en müreffeh, en çağdaş ülkelerinden biri yapmaktır. Bunu hep birlikte milletçe başaracağımıza inanıyorum.
Ülkemiz halihazırda, dünyanın en büyük yirmi ekonomisinin yer aldığı G-20 örgütünün üyesidir.
Avrupa Konseyi, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası kuruluşların üyesi olan ülkemiz, AB’ne üyelik hedefi çerçevesinde demokrasisini ve insan hakları standardını daha da ileriye taşıma gayreti içerisindedir.
NATO’nun en güçlü ordularından biri olan Türk Silahlı Kuvvetleriyle de her zaman gurur duyuyoruz. Şanlı ordumuzun 2229’uncu kuruluş yıldönümünü geçtiğimiz günlerde hep birlikte kutladık. PKK ve DEAŞ gibi terör örgütlerine karşı aralıksız mücadelesini sürdüren Mehmetçiğimize şükranlarımızı bu vesileyle bir kez daha sunmak istiyorum.
Öte yandan, girişimci ve insani dış politikasıyla, ülkemiz uluslararası barışa ve istikrara katkı sunmaya devam ediyor. Suriye ve Libya’daki savaşların sonlandırılması için çaba gösteriyor. 3,6 milyonu Suriyeli olmak üzere, yaklaşık 4 milyon göçmeni ülkesinde barındıran Türkiye dünyada en fazla mülteciye evsahipliği yapan ülkedir. Ayrıca, Kovid 19 salgında 80’dan fazla ülkeye yardımda bulunarak güçlü ve güvenilir ülke imajını pekiştirdi.
Eski AB Bakanı ve Başmüzakereci, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Büyükelçi Volkan Bozkır, 17 Haziran 2020 tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) 75. Genel Kurul Başkanlığı görevine seçildi. Büyükelçi Bozkır, bir yıl boyunca yürüteceği BM 75. Genel Kurul Başkanlığı’nı 15 Eylül 2020 tarihinde devralacaktır. Böylece, BM tarihinde ilk defa bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, BM sistemindeki bu en üst düzeyli görevi üstlenecektir.
Sayın Dernek Başkanları,
Yaklaşık 60 yıl önce Almanya’ya gelen vatandaşlarımızın başarılarından bugün gurur duyuyoruz. Oluşturduğunuz sivil toplum kuruluşlarıyla bu ülkenin siyasi, ekonomik, kültürel ve sosyal hayatına ve Türkiye ile Almanya arasında dostluk ilişkilerinin pekiştirilmesine katkıda bulunuyorsunuz.
Artık birçoğunuz vatandaşlığını aldığınız bu ülkenin eşit bireyleri olarak Almanya’nın geleceğinde söz hakkına sahip olmanız en doğal hakkınız. Bu ülkenin bir parçası olarak yükümlülükleriniz de bulunmaktadır.
Tabii, hak ve yükümlülüklerinizi bir sorumluluk bilinci içerisinde yerine getirmeniz önem arzediyor. Aşırı akımların tuzağına kapılmadan düşüncelerinizi ifade etmekten, bu ülkenin geleceğine yön veren meselelere katkı sunmaktan da geri durmamalısınız.
Keza, Almanya’nın değerlerine ve kanunlarına saygı göstermek, uyum ve uyumun anahtarı olan eğitim alanlarında daha fazla mesafe almak gerekiyor. Aynı zamanda, milli ve manevi değerlerimizi bir sonraki nesillere taşıyabilmeliyiz.
En temel meselemizin başında eğitim geliyor. Çocuklarımızın, gençlerimizin tahsiline daha fazla önem vermeliyiz. Bu bağlamda, çocuklarımızın hem Türkçe hem de Almancaya hakim şekilde iki dilli yetişmeleri kendileri ve bu toplum için büyük bir kazanım olacaktır.
Görüş ayrılıklarınız ne olursa olsun, Türk – Alman toplumunun ilgilendiren temel meseleler karşısında birlik, beraberlik ve dayanışma sergileyebilmek bir diğer önceliğiniz olmalıdır. Bu konuda da Türk toplumunun artan şekilde ortak bir bilinçle hareket ettiğini görmekten memnuniyet duyuyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle, bu anlamlı günde bizleri yalnız bırakmadığınız için teşekkürlerimi sunuyorum.
Bir kez daha, başta 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında hayatını kaybedenler ve yaralananlar olmak üzere, tüm şehitlerimizi rahmetle ve saygıyla anıyor, gazilerimizi şükranla ve minnetle yad ediyorum.
Dernek Başkanlarımızdan bölgelerindeki tüm vatandaşlarımıza en içten selamlarımı götürmelerin istirham ediyorum.
Hepinize teşekkür ediyorum.
Değerli basın mensupları,
Sevgili meslektaşlarım,
Bugün, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle bir araya gelmiş bulunuyoruz.
Demokrasi ve Milli Birlik Günü, demokrasimizi ve milli bütünlüğümüzü hedef olan FETÖ terör örgütüne karşı kararlı tutumumuzu sergilediğimiz, birlik ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz, milletçe yeniden tek yürek olduğumuz bu günde sizlerle birlikte olmaktan dolayı mutluluk duyuyorum.
15 Temmuz 2016 Cuma akşamı FETÖ silahlı terör örgütünce tertiplenen, demokrasimizi, temel hak ve özgürlüklerimizi, anayasal düzenimizi hedef alan ve milletimizin hür iradesine el koymayı amaçlayan hain darbe girişiminin üzerinden tam dört yıl geçti.
Bu darbe girişimiyle aslında, sizlerin, bizlerin ve çocuklarımızın geleceği FETÖ terör örgütü tarafından zorla gasp edilmek istendi. Ancak, yöneticilerimizin dirayetini, ordumuzun, emniyet yurtsever mensuplarının ve milletimizin cesaretini hesaplayamayan bu ihanet çetesi amacına ulaşamadı.
Bu alçak teşebbüs, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına uyarak, tereddüt etmeden demokrasisine, istiklaline ve istikbaline kararlılıkla sahip çıkan ordumuzun, emniyet güçlerimizin ve milletimizin onurlu direnişiyle bozguna uğratıldı. Şehadete yürüyen 251 vatandaşımızı bir kez daha saygı ve rahmetle anıyor, iki binden fazla gazimizi sizlerin huzurunda en kalbi şükranlarımızı sunuyorum. Bu şehit ve gazilerimizi hiçbir zaman unutmayacağız.
15 Temmuz direnişi, Cumhuriyetimizin kazanımlarının muhafazası bakımından da kritik bir dönüm noktası teşkil etmektedir. Milletimiz, her şeyden önce tek yürek ve tek bilek olarak demokrasiye ve milli iradeye olan bağlılığını tüm dünyaya kuvvetli şekilde kanıtlamıştır.
Milletimiz aynı zamanda, FETÖ’ye karşı mücadelenin, demokrasiyi, anayasal düzeni ve milli idareyi hiçe sayan ve amacına ulaşmak için kan dökmeyi göze alan sinsi illegal bir yapıya karşı bir beka meselesi olduğunu ortaya koymuştur.
Kahraman Silahlı Kuvvetlerimiz dahil, Devletimizin kurumlarına sızmış olan bu yapıyla mücadelemiz bugüne kadar olduğu gibi hiç zayıflamadan devam edecektir.
Değerli misafirler,
Her vesileyle vurguladığımız üzere, Türkiye büyüyen ekonomisi, gelişen demokrasisi ve girişimci ve insani dış politikasıyla hedeflerine doğru kararlı bir şekilde yürümeye devam etmektedir. Ne FETÖ ne de herhangi başka bir engel bu hedeflerimizden bizi vazgeçirmeyecektir. Ana hedefimiz, ülkemizi dünyanın en müreffeh, en çağdaş ülkelerinden biri yapmaktır. Bunu hep birlikte milletçe başaracağımıza inanıyorum.
Ülkemiz halihazırda, dünyanın en büyük yirmi ekonomisinin yer aldığı G-20 örgütünün üyesidir.
Avrupa Konseyi, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası kuruluşların üyesi olan ülkemiz, AB’ne üyelik hedefi çerçevesinde demokrasisini ve insan hakları standardını daha da ileriye taşıma gayreti içerisindedir.
NATO’nun en güçlü ordularından biri olan Türk Silahlı Kuvvetleriyle de her zaman gurur duyuyoruz. Şanlı ordumuzun 2229’uncu kuruluş yıldönümünü geçtiğimiz günlerde hep birlikte kutladık. PKK ve DEAŞ gibi terör örgütlerine karşı aralıksız mücadelesini sürdüren Mehmetçiğimize şükranlarımızı bu vesileyle bir kez daha sunmak istiyorum.
Öte yandan, girişimci ve insani dış politikasıyla, ülkemiz uluslararası barışa ve istikrara katkı sunmaya devam ediyor. Suriye ve Libya’daki savaşların sonlandırılması için çaba gösteriyor. 3,6 milyonu Suriyeli olmak üzere, yaklaşık 4 milyon göçmeni ülkesinde barındıran Türkiye dünyada en fazla mülteciye evsahipliği yapan ülkedir. Ayrıca, Kovid 19 salgında 80’dan fazla ülkeye yardımda bulunarak güçlü ve güvenilir ülke imajını pekiştirdi.
Eski AB Bakanı ve Başmüzakereci, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Büyükelçi Volkan Bozkır, 17 Haziran 2020 tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) 75. Genel Kurul Başkanlığı görevine seçildi. Büyükelçi Bozkır, bir yıl boyunca yürüteceği BM 75. Genel Kurul Başkanlığı’nı 15 Eylül 2020 tarihinde devralacaktır. Böylece, BM tarihinde ilk defa bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, BM sistemindeki bu en üst düzeyli görevi üstlenecektir.
Sayın Dernek Başkanları,
Yaklaşık 60 yıl önce Almanya’ya gelen vatandaşlarımızın başarılarından bugün gurur duyuyoruz. Oluşturduğunuz sivil toplum kuruluşlarıyla bu ülkenin siyasi, ekonomik, kültürel ve sosyal hayatına ve Türkiye ile Almanya arasında dostluk ilişkilerinin pekiştirilmesine katkıda bulunuyorsunuz.
Artık birçoğunuz vatandaşlığını aldığınız bu ülkenin eşit bireyleri olarak Almanya’nın geleceğinde söz hakkına sahip olmanız en doğal hakkınız. Bu ülkenin bir parçası olarak yükümlülükleriniz de bulunmaktadır.
Tabii, hak ve yükümlülüklerinizi bir sorumluluk bilinci içerisinde yerine getirmeniz önem arzediyor. Aşırı akımların tuzağına kapılmadan düşüncelerinizi ifade etmekten, bu ülkenin geleceğine yön veren meselelere katkı sunmaktan da geri durmamalısınız.
Keza, Almanya’nın değerlerine ve kanunlarına saygı göstermek, uyum ve uyumun anahtarı olan eğitim alanlarında daha fazla mesafe almak gerekiyor. Aynı zamanda, milli ve manevi değerlerimizi bir sonraki nesillere taşıyabilmeliyiz.
En temel meselemizin başında eğitim geliyor. Çocuklarımızın, gençlerimizin tahsiline daha fazla önem vermeliyiz. Bu bağlamda, çocuklarımızın hem Türkçe hem de Almancaya hakim şekilde iki dilli yetişmeleri kendileri ve bu toplum için büyük bir kazanım olacaktır.
Görüş ayrılıklarınız ne olursa olsun, Türk – Alman toplumunun ilgilendiren temel meseleler karşısında birlik, beraberlik ve dayanışma sergileyebilmek bir diğer önceliğiniz olmalıdır. Bu konuda da Türk toplumunun artan şekilde ortak bir bilinçle hareket ettiğini görmekten memnuniyet duyuyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle, bu anlamlı günde bizleri yalnız bırakmadığınız için teşekkürlerimi sunuyorum.
Bir kez daha, başta 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında hayatını kaybedenler ve yaralananlar olmak üzere, tüm şehitlerimizi rahmetle ve saygıyla anıyor, gazilerimizi şükranla ve minnetle yad ediyorum.
Dernek Başkanlarımızdan bölgelerindeki tüm vatandaşlarımıza en içten selamlarımı götürmelerin istirham ediyorum.
Hepinize teşekkür ediyorum.
Arif Hakan Yeter
Başkonsolos
Pazartesi - Cuma
08.30 - 13:00
Başkonsolosluğumuzda tüm işlemler randevuyla yapılmaktadır. Randevular www.konsolosluk.gov.tr adresinden alınmaktadır. https://www.konsolosluk.gov.tr E-Pasaport ve T.C.Kimlik Kartı teslimatı (randevusuz olarak) Salı ve Perşembe günleri saat 14:00-16:00 arası yapılmaktadır.
Tatil Günleri 2024
1.01.2024 | Yılbaşı | |
12.02.2024 | Karnaval | |
29.03.2024 | Paskalya Arifesi | |
29.03.2024 | Paskalya Arifesi | |
1.04.2024 | Paskalya | |
10.04.2024 | Ramazan Bayramı (1. Günü) | |
1.05.2024 | İşçi Bayramı (Bir Mayıs) | |
9.05.2024 | Hz. İsa’nın Göğe Yükselişi | |
20.05.2024 | Küçük Paskalya | |
30.05.2024 | Yortu Bayramı | |
16.06.2024 | Kurban Bayramı (I. Gün) | |
3.10.2024 | AFC Milli Günü | |
29.10.2024 | Cumhuriyet Bayramı | |
1.11.2024 | Azizler Yortusu | |
25.12.2024 | Noel Bayramı (1. Günü) | |
26.12.2024 | Noel Bayramı (2. Günü) |
+49 30 56 83 73 099